Qarizmatik Sitesi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

hiphop sitesi
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Anadolu Selçuklu Devletinin Kuruluşu

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Admin
Admin



Mesaj Sayısı : 63
Kayıt tarihi : 06/12/08

Anadolu Selçuklu Devletinin Kuruluşu Empty
MesajKonu: Anadolu Selçuklu Devletinin Kuruluşu   Anadolu Selçuklu Devletinin Kuruluşu Icon_minitimePaz Ara. 07, 2008 2:23 pm

Anadolu Selçuklu Devletinin Kuruluşu Aselcuk

Anadolu Selçuklu Devletinin Kuruluşu 6448ANADOLU_SELCUKLU_DEVLETI-siyasi_haritasi

ANADOLU SELÇUKLU DEVLETI'NIN KURULUŞU

Anadolu (Türkiye) Selçukluları 1075-1308 tarihleri arasinda Anadolu'da hüküm süren müslüman bir Türk devletidir. Devletin kurucusu olarak kabul edilen Süleyman Sah Selçuk'un büyük oglu Arslan Yabgu'nunn torunudur. Bu münasebetle biraz gerilere giderek Arslan Yabgu'dan bahsetmek istiyoruz.

Bazi eserlerde kendisinden Isrâil olarak bahsedilmekle beraber daha çok Türkçe adi Arslan Yabgu ile meshur olan bu Selçuklu beyi ilk defa Karahanlilarla Sâmânîler arasindaki mücadelede dikkatleri üzerine çekti. Karahanli Harun b. Ilig Han Samanî topraklarinin bir kismini isgal edince Samanî hükümdari Selçuk'tan yardim istedi. O da oglu Arslan kumandasindaki bir orduyu Samanîlere yardima gönderdi. Arslan'in yardimi ile Karahanlilari maglûp eden Sâmânîler isttila edilen topraklarini geri aldilar. Bu münasebetle Buhara-Semerkant arasindaki Nur kasabasi Selçuklulara yurt olarak verildi. Karahanlilar ile Sâmânîler gibi birbirleri ile mücadele halinde olan iki devlet arasinda kalan Selçuklular mahirane siyasetleri ile bu bölgede varliklarini sürdürmeyi basardilar. Karahanli Nasr ILig Han'in Buhara'yi zapt ederek (Ekim 999) Samanî hükümdari Abdülmelik ve hanedan azalarini Özkent'e sürmesi ile Sâmânîler devleti fiilen sona ermis oluyordu. Bu hadise Arslan Yabgu ve ona bagli Türkmenlerin nüfuz ve itibarini daha da arttirdi. Karahanlilarin elinden kaçmaya muvaffak olan Sâmânî sehzadesi Ebû Ibrahim el-Muntasir Karahanlilar'a karsi yine Arslan Yabgu'nun yardimini istemek zorunda kaldi ve bu sayede Karahanlilar'i üç defa bozguna ugratti. Babasi Selçuk'un 1009'a dogru Cend'de ölmesi üzerine Arslan "Yabgu" ünvani ile ailenin basina geçti. Karahanli hükümdari Ilig Han Nasr'in 1012 yilinda ölümü üzerine ayni aileye mensub olan Ali Tegin Arslan Yabgu'nun destegi ile Buhara'ya hakim oldu. Bu sayede dikkatleri üzerine çeken Arslan Yabgu giderek kuvvet kazaninca Karahanli hükümdari Yusuf Kadir Han ile Gazneli Sultan Mahmud 1025 yilinda "bütün Iran ve Turan meselelerini" görüstükleri meshur Maverâünnehir mülakatinda Arslan Yabgu idaresindeki Selçuklulara karsi gerekli tedbirleri almaya ve onlari Türkistan ve Maverâünnehir'den uzaklastirip Horasan'a sürmeyi kararlastirdilar. Arslan Yabgu bu sirada çöllere çekilmisti. Gazneli Mahmud mertligi, savasçiligi ve yildirim hizi ile avinin üzerine düsmesi gibi meziyetleri sebebi ile herkesin çekindigi Arslan Yabgu'yu yakalamak için hileye basvurdu. Bir ziyafet münasebeti ile Semerkant'a çagirdigi Arslan Yabgu'yu oglu Kutalmis ve bazi arkadaslari ile birlikte tevkif ederek Kâlincar kalesinde hapsetti. Arslan Yabgu'ya bagli çok sayida Türkmeni de öldürdü (1025). Arslan Yabgu'nun hapsedilmesi ile ön plâna geçen Tugrul ve Çagri Beyler Gazneli Mahmud'un ölümü (1030) üzerine yerine geçen oglu Mesud'a haber gönderip kendisine itaat arzettiklerini bildirdiler ve Arslan Yabgu'nun serbest birakilmasini istediler. Sultan Mesud bu teklifi kabul edip Arslan Yabgu'yu Belh'e getirdi ve ona yegenlerine bozgunculuktan vazgeçmelerini söylemesini emretti. Arslan Yabgu da Tugrul ve Çagri beylere haber gönderip Gazneli hükümdari Sultan Mesud'un buyrugunu iletti. Ayrica elçi ile bir "biz" gönderip onu yegenlerine vermesini istedi. Elçi mesaji teblig edip sifre mahiyetindeki "biz"i teslim edince onlar yeniden karisiklik çikarmaya basladilar. Bunun üzerine Sultan Mesud da Arslan Yabgu'yu tekrar hapse atti. Türkmenlerin onu kurtarma tesebbüsleri sonuçsuz kaldi ve Arslan Yabgu 7 yildan beri kaldigi hapishanede 1032 yilinda öldü. Ancak oglu Kutalmis bir firsatini bulup hapishaneden kaçti ve Buhara'ya döndü. Arslan Yabgu'ya bagli Oguzlar (Yabgulular-Yavgiyyân) Yagmur, Kizil, Boga, Göktas ve Anasi-oglu adli beylerin idaresinde faaliyetlerini sürdürmekle beraber Gazneli kuvvetleri karsisinda dagildilar ve büyük sikintilara maruz kaldilar. Fakat bütün bunlara ragmen ümitlerini kaybetmeyip Arslan Yabgu'nun torunu Kutalmisoglu Süleyman Sah'in tarafindan toplanarak Anadolu Selçuklu Devleti'nin kurulusuna büyük hizmet ettiler.

Tugrul Bey Kâlincar kalesinden kaçarak Buhara'ya dönen Kutalmis'in Selçuklu Devleti'nin kurulusundan sonra da yaninda toplanan Türkmenlerle çevreyi yagmaladigini görünce sinir bölgelerini ona ikta ederek kâfirlere karsi cihada memur etti. Kutalmis da büyük bir ordu ile Azerbaycan'a dogru ilerlemeye basladi. Iste bu sirada Selçuklularla Bizanslilar arasinda ilk ciddi çatisma vuku buldu. Gence önlerinde cereyan eden bu savasta Gürcü, Ermeni ve Rumlar'dan mütesekkil Bizans ordusu agir bir maglubiyete ugradi (1046). Bu zaferi müteakip Aras nehri boyunca ilerleyen Kutalmis dönüsünde Tugrul Bey'e bölgenin çok zengin ve Rum'larin da kadinlar gibi korkak insanlar oldugunu bu sebeple ülkelerini kolaylikla fethedebilecegini söyledi. Tugrul Bey Kutalmis'i daha sonra Arslan Besâsirî üzerine gönderdi. Ancak maglub olan Kutalmis Bagdat'a Tugrul Bey'in yanina dönmüs ve Abbasi halifesinin Sultan Tugrul Bey'i kabul ettigi merasime katilmistir (1059). Kaynaklarda bu tarihten 1061 yilina kadar onun nerede olduguna dair bir bilgi yoktur. Kutalmis söz konusu tarihte kardesi Resul Tegin ile beraber amcazadeleri Mikâil ogullarina karsi saltanat davasinda bulunarak isyan etti. Tugrul Bey isyani bastirmak üzere harekete geçti. Ancak daha sonra bu görevi veziri Amidü'l-mülk Kündüri'ye verdi. Vezir tarafindan Girdkûh kalesinde muhasara edilen Kutalmis bazi sartlar ileri sürerek baris talebinde bulundu. Buna göre Kutalmis:

1. Sultan Tugrul Bey'in canini bagislayacagina dair yemin etmesini,

2. Çagri Bey'in oglu Süleyman'in kizi ile evlenmesine müsaade edilmesini,

3. Kendisine iyi bir vilayetin ikta edilmesini istiyordu.

Vilayetin verilmesi ile ilgili sart kabul edilmekle beraber digerleri reddedildi ve müzekereler neticesiz kaldi. Vezir de bir müddet sonra Sultanin ölüm haberini alip Rey'e döndü.

Bu firsattan istifade eden Kutalmis Türkmen obalarina giderek asker topladi ve Rey sehrini kusatti. Kutalmis'in büyük bir tehlike teskil edecegini anlayan vezir Amidü'l-mülk Süleyman'in yerine Alp Arslan'i sultan ilân etti ve üst üste ulaklar gönderip süratle Rey'e gelmesini istedi. Alp Arslan'in öncü kuvvetleri yaklasinca Kutalmis kusatmayi kaldirip Rey'den ayrildi (24-25 Kasim 1063). Yolda Alp Arslan'in Hacib Erdem kumandasindaki kuvvetleri ile karsilasan Kutalmis onlari maglub etti. Bu sebeple Alp Arslan derhal Kutalmis'in üzerine yürüdü. Kutalmis sayica üstün olmasina ragmen yenildi. Büyük ogluyla kardesi Resul Tekin de esir düstü. Kutalmis ise daglardan ve sarp yollardan geçip kaçarken atindan düserek öldü. Cenazesi Rey'e ***ürüldü ve orada topraga verildi (7 Aralik 1063).

SELÇUKLU DEVLETI'NI ÇÖKÜSE GÖTÜREN OLAYLAR

a) Sehzâde isyanlari:

Geyhatu'nun Anadolu'dan dönmesi Karaman, Esref ve Germiyanogullarina yeniden harekete geçme imkâni verdi. Ayrica Kastamonu yöresindeki Türkmenler de Kiliç Arslan'i destekleme karari almis, Geyûmers ile Feramürz de saltanat davasiyla ayaklanmislardi. Kiliç Arslan ile Ferâmürz Kastamonu'ya giderek Çobanogullarindan Yavlak Arslan ile anlasmis ve Sultan Mesud'a karsi harekete geçmislerdi. Geyhatu Karaman, Esref ve Mentese beylerine karsi tenkil hareketini tamamladiktan sonra Kiliç Arslan ve Çobanogullarindan Yavlak Arslan'a karsi bir ordu sevketti. Selçuklu-Mogol ordusu Kastamonu topraklarina girip Derbendler bölgesinde beklemekte iken Türkmenlerin baskinina ugradi. Iki taraf da agir kayiplar verdi ve Sultan Mesud ile önde gelen kumandanlarin bir kismi esir düstü. Müttefik Selçuklu-Mogol ordusu karsi saldiriyla Türkmenleri bozguna ugratti. Bu hengâmede Kastamonu beyi Yavlak Arslan da sehit düstü.

b) Mogol Noyanlarinin çikardigi isyanlar:

Selçuklu hanedani mensuplari arasindaki taht kavgalarina ilâveten Mogol noyanlari arasindaki mücadele de Anadolu'da büyük sikintilara sebep oldu. Ilhanli hükümdari Mahmud Gazan Han'in Anadolu genel valiligine getirdigi Togaçar Noyan daha sonra gözden düsmüs ve yine Gazan Han'in gizli emriyle Baltu ve Arap Noyan tarafindan öldürülmüstür. Baltu Noyan giderek güçlenmis ve hanin emirlerini dinlemez olmustu. Bunun üzerine Gazan Han Kutlug Sah kumandasindaki 30.000 kisilik bir orduyu 1296 yilinda Anadolu'ya gönderdi. Baltu Noyan kaçip Ermeni tekfuruna sigindi. Fakat Tekfur onu yakalayip Tebriz'e gönderdi. Baltu burada Gazan Han tarafindan idam edildi.

Sultan Mesûd Baltu Noyan'in tahakkümü altinda oldugu için Gazan Han'in isteklerini yerine getiremiyordu. Kutlug Sah itham altinda oldugu için Sultan Mesud'u Gazan Han'in huzuruna çikardi. O Gazan Han'a mazeretini anlattiysa da 1296 yilinda tahtindan uzaklastirilip Hemedan'a sürüldü ve Selçuklu tahti III. Alaeddin Keykubad 1298'de tahta çikincaya kadar 2 yil bos kaldi.

Sehzadelerin ve Mogol noyanlarin çikardigi karisikliklar Anadolu halkinin daha da perisan olmasina sebep oldu. Horasan Irak ve Azerbaycan'dan yola çikan pekçok kisi burada bir mevki ele geçirmeye çalisiyordu. Gazan Han'in Konya'ya gelen elçisi Ahilerin reisi Ahmed Sah tarafindan uzaklastirilinca hükümdara yaranmak isteyen Sarap-sâlar onu öldürdü. Bu olay halki mateme bogdu. Cenaze merasiminde 15.000 kisi basaçik yürüdü. Sehir ileri gelenlerinin israrlari karsisinda Ahmed Sah'in katili yakalanip idam edildi.


ANADOLU SELÇUKLU DEVLETI'NIN YIKILIŞI

1243 Kösedag bozgunu Selçuklu Devleti için büyük bir felâketin baslangici olmustur. Ülke o tarihten basla***** iktisadî, ictimaî ve siyasî buhranlara sürüklenmis ve Mogol istilasina maruz kalmistir. Hem Mogollarin giderek artan tahakkümü hem de tahta geçen Selçuklu sultanlarinin liyakatsizligi devletin itibarini sarsmistir. Özellikle Muineddin Süleyman Pervane'nin 1277'de vuku bulan ölümünden sonra halk Mogol zulüm ve baskisi altinda ezilirken, zaman zaman hanedan mensuplari ve Mogol sehzadelerinin çikardigi isyanlar ve Türkmenlerle yapilan mücadeleler ülkeyi maddî ve manevî bakimdan perisan etmistir. Mogol baskisi karsisinda devlet çökerken uclardaki Türkmenler maruz kaldiklari imha hareketlerine ragmen varliklarini sürdürmeyi basarmis ve Anadolu'nun muhtelif yerlerinde beylikler kurmuslardir. Son Selçuklu sultani olarak kabul edilen II. Mesud'un ikinci saltanati oldukça sönük geçmis, ölümü bile ciddi bir yanki uyandirmamistir. II. Mesud'un 1308 yilinda ölümüyle Selçuklu devleti de yikilmistir. Bazi kaynaklar Sultan Mesud'un 1308 (veya 1310) yilinda ölümü üzerine yerine oglu V. Kiliç Arslan'in geçtigini ve Anadolu valisi Timurtas'in 1318 yilinda Selçuklu hanedani mensuplarini uçlara tenkil edisine kadar Konya'da tahtini korudugunu söyler. Eger bu kayitlar dogru ise Selçuklu Devleti'nin Anadolu'yu ebedî vatan haline getirip Osmanli Devleti gibi büyük bir imparatorlugun temellerini attigi ve 243 yil hüküm sürdükten sonra 1318'de yikildigi kabul edilebilir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://mustafaforum.eniyiforum.net
 
Anadolu Selçuklu Devletinin Kuruluşu
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Qarizmatik Sitesi :: Genel :: Genel Türk Tarihi-
Buraya geçin: